TDSYMB’den Ulusal Süt Konseyine Çiğ Süt Fiyatı Tepkisi.

Ulusal Süt Konseyi yapmış olduğu toplantıda beklenen zam ve fiyat artış taleplerine rağmen çiğ süt alım fiyatını sabit bıraktı.

Ulusal Süt Konseyinden yapılan açıklamada; ”1 Ekim 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere; %3,6 yağ ve %3,2 protein içeriğine sahip çiğ inek sütünün tavsiye fiyatının (çiğ süt destek primi hariç) üreticinin eline net 7,50 TL geçecek şekilde belirlenmesine, Soğutma, nakliye ve diğer cari giderler üretici tarafından karşılandığı takdirde üreticiye ayrıca ödenmesine oy çokluğu ile karar verilmiştir.” denildi.

Açıklamanın ardından Ziraat Odaları, Süt üreticileri ve yetiştiricilerden Ulusal Süt Konseyine tepkiler geldi.

Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği yaptığı açıklamada; ” Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulunun 15 Eylül’de gerçekleştirmiş olduğu toplantının ardından yapılan açıklamaya göre; çiğ süt fiyatının, 15 Mayıs 2022 tarihinde açıklanan fiyat ile aynı olacak şekilde, 7,5 TL/LT olarak kalması kararlaştırılmıştır. Ulusal Süt Konseyi bu karara hangi hesaplama yöntemi, hangi matematikle, hangi maliyet hesaplaması ile varmıştır, aklımız almamaktadır.

15 Mayıs’ta daha 7,5 TL/LT fiyat açıklandığı hafta yem ve diğer girdilerimize ciddi oranda zamlar gelmiş ve 7,5 TL fiyattan sütümüzü satmaya başlayamadan o fiyat bile yetersiz hale gelmişti. 15 Mayıs’tan bu yana maliyetlerimiz ciddi oranda artmışken hayvancılığı bırakacak seviyede zor günler yaşayan biz yetiştiricilere çiğ süt fiyatı artışı yapılmayarak; sektörü bırak, zorla üretme denilmektedir.

Ulusal Süt Konseyi ülke hayvancılığına ve hatta ülkenin geleceğine bu kararı ile büyük darbe vurmuştur. Bir kere hayvancılığı bırakan, köyünü terk eden yetiştirici bir daha geriye dönmüyor. Bunu her ortam ve platformda sürekli yorulmadan dile getirdik. Biz yetiştiricilerin canı bu kadar yanarken Ulusal Süt Konseyinin acilen tekrar toplanarak, çiğ süt fiyatını yetiştiricinin para kazanacağı doğru ve mantıklı bir matematik ile artırmasını tüm yetiştiriciler adına talep ediyoruz. Kısa ve orta dönemde damızlık hayvan ve kırmızı et ile ilgili çok daha büyük sorunlar yaşamak istemiyorsak üreticinin feryadına kulak tıkanmaması ve temsilcisi örgütlerin sorun ve taleplerine göre fiyat belirlenmesi gerekmektedir. Ulusal Süt Konseyi’nin hem üretici hem de tüketiciye yarar sağlayabilecek bir yapı ve kapasiteye hizmet etmesi en temel dileğimizdir.” denildi.